Nöropatik Ağrı


Vücudumuzdaki reseptörler aracılığı ile algılanan uyarılar periferik sinirler aracılığı ile santral sinir sistemine (omuriliğe ve oradan da beynimizin duyusal bölgelerine) taşınır. Ağrı, sıcaklık, dokunma gibi uyaranlar ile oluşan bu bilgi akışı sonuçta duyusal algılara yol açarak bu uyaranlara karşı önlem almamızı sağlar. Örneğin bir vücut bölgesinde hasar oluşmasının ardından bu bölgede bulunan reseptörlerin ve duyu sinirlerinin uyarılması ile hasar oluşan bölgede ağrı hissi algılanır.

Bu fizyolojik-normal ağrı mekanizmalarının aksine, santral ve periferik sinir sisteminden kaynaklanan yanlış sinyaller sonucu gelişen nöropatik ağrı durumunda herhangi bir uyarı olmaksızın kendiliğinden ve sürekli olarak rahatsız edici duyusal hisler oluşur. Nöropatik ağrı sinirlerdeki hasar veya fonksiyon bozukluğu gibi farklı patolojik süreçler sonucu ortaya çıkabilmektedir. Yanıcı-batıcı ağrı şeklinde oldukça rahatsız edici bu yakınmalara hissizlik ve karıncalanma hissi eşlik edebilir. Yaşam kalitesini etkileyen ve kronik bir hal alan nöropatik ağrıda, kendiliğinden ortaya çıkan bu duyusal yakınmaların yanı sıra normalde hafif dokunma gibi ağrı oluşturmayacak uyaranlar da ağrılı olarak algılanabilirler (“allodini").

Nöropatik ağrı yaygın olabileceği gibi sadece belli bir sinir bölgesinin alanında da oluşabilir. Yaygın nöropatik ağrı nedenleri arasında en sık neden diyabete bağlı gelişen polinöropatidir (yaygın sinir hasarı). Benzer şekilde yaygın nöropati oluşturan B1 vitamin eksikliği, alkol kullanımı, kanser, kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar, çeşitli toksik maddelere maruz kalınması, böbrek hastalıkları da yaygın nöropatik ağrıya yol açabilirler. Bel ve boyun fıtıklarında ise kol veya bacaklarda belli alanlarda ağrı gelişebilir. Trigeminal nevralji olarak isimlendirilen ve yüzdeki duyusal sinirlerin etkilendiği durumlarda kısa süreli ancak çok şiddetli tekrarlayıcı tarzda nöropatik ağrı ortaya çıkar. Herpes zoster enfeksiyonundan (zona hastalığı) aylar sonra da bazen gövdedeki sinirleri etkileyen şiddetli nöropatik ağrı ortaya çıkabilmektedir. Bir santral sinir sistemi hastalığı olan multipl skleroz (MS) hastalığında da nöropatik ağrılar oluşabilmektedir.

Tanı

Amaç altta yatan gösterilebilir nedenlerin araştırılmasıdır. Hastaların bir kısmında nörolojik muayenede his kaybı, reflekslerde azalma gibi duyusal polinöropatinin varlığını gösterir bulgular elde edilebilir. Sık nedenlerden olan diyabet ve diğer metabolik (böbrek fonksiyon bozukluğu, vitamin eksikliği) hastalıklara yönelik laboratuvar incelemelerinin yanı sıra elektronöromiyografi (ENMG) tetkiki ile nöropatinin varlığı ve tipi araştırılır.

Tedavi

Öncelik ile saptanabilmiş ise altta yatan nedenin tedavisi (diyabetin kontrolü, alkolün kesilmesi, vitamin tedavisi vs. ) gerekir.

Esas nedenin tedavisinin yanı sıra hastanın mevcut nöropatik ağrı yakınmalarının azaltılması ve kontrol altına alınmasına yönelik semptomatik tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Semptomatik tedavide klasik ağrı kesiciler etkin değildir. Hastaların duyusal yakınmalarına yönelik olarak diğer ilaç tedavi olanakları ise giderek artmaktadır. Günümüzde nöropatik ağrı tedavisinde sıklıkla depresyon ve epilepsi gibi esas olarak farklı hastalıklar için geliştirilen ilaç tedavileri kullanılmaktadır. Bu amaç ile antidepresanlar (amitriptilin, duloksetin) , pregabalin ve gababentin gibi antiepileptikler kullanılmaktadır. Bu ilaç seçenekleri arasından hangi ilacın ve ne süre ile kullanılacağının hastanın yaşı ve diğer etkenlere göre hekim tarafından belirlenmesi gerekmektedir.